Gençlik örgütleri polis baskılarını protesto etti

Devletin ve kolluk kuvvetlerinin özellikle gençliğe ve dinamiklerine yönelik kaçırma, işkence ve tehditle sürdürdüğü ajanlaştırma politikası, gençlik örgütlerinin İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul ve Ankara şubelerinde gerçekleştirilen basın toplantısıyla protesto edildi.

İstanbul’daki basın toplantısında ilk sözü Nazlı Yöyler aldı. Yöyler Mayıs başında birinin anket bahanesiyle yanına gelerek, kendisiyle konuşmaya çalıştığını, sonra tehditler savurduğunu ifade etti. Kendisinden istediğini alamayan polisin ailesini arayarak baskı oluşturmaya çalıştığını belirten Yöyler bu baskıların kendini yıldırmayacağını vurguladı.

Yöyler’in ardından söz alan Ferhat Ergen kendisinin telefonla aranarak tehdit edildiğini, ardından ailesinin arandığını belirtti. Son olarak evlerinin polis tarafından basıldığını dile getiren Ergen yılmayacağını vurguladı.

Aileler adına söz alan Arslan Çelik ise çocuklarının yanında olduklarını ifade etti.

Çelik’in ardından söz alan İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, İHD’nin son dönemde artan bu saldırılara karşı yoğun bir çalışması olduğunu belirtti. Kaçırma, işkence tehdidin TCK 77. Maddesi’ne göre suç olduğunu belirten Yoleri, başka pek çok uluslararası sözleşmelere göre polisin suç işlediğini ve bu tür olaylarla karşılaşanların suç duyurusunda bulunmaları gerektiğini ifade etti. Suç duyurularından herhangi bir sonuç çıkmasa da suç duyurusunun önemli olduğunu vurgulayan Yoleri, bununla beraber İHD’ye başvuru  yapılmasının, bu olayları belgeleyip, raporlaştırmak için önemine değindi. Cumartesi Anneleri’nin eylemini örnekleyen Yoleri  “Eylemler başladıktan sonra kaçırma ve kaybetme olaylarında belirgin bir azalma oldu” dedi.

Yoleri’nin ardından basın metni okundu. Kaçırılma, ajanlaştırmaya zorlama olaylarına dikkat çekilen basın metninde “Özgür bir gelecek mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz” denildi.

Basın metninin okunmasından sonra toplantı bitirildi.

ANKARA

Gençlik örgütleri Ankara’da “Gençlik Baskılara Diz Çökmeyecek!” şiarı ile bir basın toplantısı gerçekleştirdi.

Aralarında Yeni Demokrat Gençlik’in de (YDG) olduğu gençlik örgütleri Türkiye İşçi Partisi (TİP) il binasında basın açıklaması gerçekleştirdi.

Gençlik örgütleri adına okunan basın metninde “Gençlik mücadelesi uzun yıllardır diz çökmeme felsefesiyle hareket etmiş ve tarihe damgasını vurmuştur. Her dönemdeki siyasi iktidarlarda olduğu gibi faşist AKP/Saray iktidarı da gençleri gözaltı, tutuklama ve baskı yöntemleriyle sindirmeye çalışmıştır ancak başaramamıştır”  vurgusu yapıldı. Devletin bu saldırılardan sonuç alamadığını, kaçırma-ajanlık yöntemi ile gençlik mücadelesinin önünün kesilmeye çalışıldığının ifade edildiği açıklamada; “Ankara, İstanbul, İzmir başta olmak üzere birçok kentte arkadaşlarımız kimi zaman yüzleri maskeli kimliği belirsiz kişiler tarafından kimi zaman ise polis tarafından kaçırılarak ölüm ve tecavüz tehditlerine ve işkenceye maruz kalmışlarıdır. Arkadaşlarımıza defalarca ajanlık dayatılmıştır. Evlerimizin önüne sivil faşist gruplar bizleri tehdit etmek ve korkutmak amacıyla konuşlandırılmıştır. Başta liseli arkadaşlarımız olmak üzere ailelerimiz aranıp kendini polis olarak tanıtan kişilerce infaz tehditlerinde bulunulmuştur” denildi.

Basın açıklaması şöyle devam etti; “Siyasi iktidar medet umduğu bu sindirme ve yıldırma politikasından da istediğini elde edememiştir. Bu faşist siyasi iktidar bilmelidir ki baskılar, gözaltılar, tutuklamalar, işkenceler, tehditler ve sindirme yöntemleri gençliğin özgür bir gelecek mücadelesini durdurmaya yetmeyecektir. Yıllardır denenen bu ucuz saldırı yöntemlerinden Faşist AKP/Saray iktidarı da sonuç alamamıştır ve alamayacaklardır. Gençlik örgütleri olarak buradan bir kez daha yineliyoruz, bu ucuz saldırı yöntemlerinden derhal vazgeçmelidir. Ne yaparsanız yapın sokakları da kampüsleri de terk etmeyeceğiz! Liselerden meydanlara her yerde sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. Özgür bir gelecek mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz! Şunu da belirtmekte hiç çekinmiyoruz; arkadaşlarımızın başına gelebilecek tüm olumsuzlukların sorumlusu bu saldırıları bırakın engellemeyi, bizzat örgütleyen siyasi iktidardır. Gençlik mücadelesini yükseltemeye, Denizlerden, Mahirlerden, Kaypakkayalardan, Mazlumlardan devraldığımız bayrağı zafere taşıyana dek sürdüreceğiz. Biat etmeyen bir mücadele geleceğinin iz sürenleri olarak kampüslerden sokaklara, liselerden meydanlara tüm baskı ve sindirme politikalarına karşı daha da güçlenerek cevap vereceğiz! Sarayın iktidarın baskılarına teslim olmayacağız ve mutlaka kazanacağız!” 

Basın metninin okunmasının ardından söz alan İHD MYK üyesi de böylesi kaçırılma, baskı gibi durumlarda İHD’ye başvuruda bulunulması gerektiğini vurguladı.