Eğitimin piyasalaştırılmasında yeni perde: Devlet okullarında “özel sınıf”
Hakim sınıfların eğitim sistemini kendi sınıf çıkarları lehine r-organize etmeye dönük hamleleri sürüyor. Paralı eğitim sisteminin son icraatlarından olan devlet okullarındaki “paralı sınıflar” velileri zorluyor.Bu ayrıcalıklı sınıfta okuyan öğrenciler, betonda değil fayansta eğitim görecek, son teknoloji akıllı tahta imkanı bulacak ve ve daha “nitelikli” öğretmenlerden eğitim görecekler. Aileler çocuklarının en iyi eğitimi görmesini istedikleri için kredi yollarına başvuruyor. Bir veli: “Asgari ücret alıyoruz ama çocuğumuz için giderlerimizi kısacağız.” dedi. Zaten yoksulluk sınırında olan halk bir de bu yolla sömürülmeye devam ediyor.Devletin eğitim politikaları; rekabette bir adım önde olma hırsında olan velilerin ve sistemin kurbanı olan öğrencilerin yakasına tamamen yapışmıştır.
Birgün’de yer alan habere göre, çocuklarını özel sınıflara kaydeden velilerin ödediği meblağ iddialara göre 2 bin liradan 10 bin liraya kadar çıkabiliyor. Yoğun İngilizce eğitimi verildiği ve ücretli öğretmenlerin olduğu gerekçesiyle oluşturulan paralı sınıf ayrımına veliler ve eğitimcilerden tepki yağıyor. Öğrenci velileri, devlet okullarındaki her çocuğun eşit imkân ve olanaklara sahip olması gerektiğini belirtiyor.
Bir veli ise, özel sınıftaki öğrenciyle normal sınıftaki öğrenci arasında bir sınıf farkı oluştuğunu kaydetti. Aynı okula 5 bin lira ile 10 bin lira arasında değişen ücretler ödendiğini belirten veli, arada pazarlık payının da olduğunu söyledi. Veli, şunları ifade etti: “Her okulda seçtiğimiz öğretmene göre fiyat değişiyor. Minimum 3 bin, 3 bin 500 liradan başlayan fiyatlar var.”
Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile de görüştüklerini söyleyen veli “Bir yerlere başvuruyorsunuz ancak çözüm bulamıyorsunuz. Şu anda bütün okullar aynı. Benim kızımın anlattığına göre bir tane Türkçe sınıfı varmış. ‘Anne hep İngilizce sınıfları o Türkçe sınıflarında ders görüyor. Bizi çok nadir götürüyorlar’ dedi” diye konuştu.
Eğitim uzmanı Ali Taştan ise İstanbul ve Ankara başta olmak üzere birçok ilden bu tür tepkiler aldığını söyledi. Özel sınıflarda parke bulunurken normal sınıflarda beton olduğuna dikkat çeken Taştan, “Velinin verdiği paraya göre ya da bazı okullarda öğrenci başarısına göre bu uygulama yapılıyor. Her ikisi de tamamen eğitimdeki eşitlik ilkesine aykırıdır. Para vermeyen ailelerin çocukları kendilerince sıradan, karma okullara gönderiliyor. Asıl tehlikeli olan da zaten günümüzde var olan kutuplaşma okullara da yansıyor. Para veren ya da ideolojik olarak baskı kuran insanlar ayrıcalıklı sınıflara gidiyor. Öte yandan öğretmenlerin iyi ve ‘kötü’ olarak seçilip ‘iyi’ öğretmenlerin özel sınıflara verilmesi de ayrışmaya yol açıyor. Öğretmenleri iyi ve kötü olarak değerlendirebilecek bir yetki de yok. Kendilerine yakın olan öğretmenleri alıyorlar. Bu sınıfların sadece öğrencileri değil dizaynı da değişiyor. Özel sınıflara parkeler döşeniyor; duvarları, perdesi daha güzel oluyor. Bir okul düşünün ki bir sınıfta parke, diğer sınıfta beton var. Böyle ayrıcalıklı bir görüntü veriliyor. Tüm bunların hepsi bir kenara eşit eğitim imkânına erişime büyük bir darbedir.